Ankara, Türkiye – Çiftçiler Sendikası (Çiftçi-Sen), çay üreticileri ve onların aileleri, mevsimlik işçiler, yarıcılar ve çay işleme fabrikalarında çalışan işçiler de dahil olmak üzere, yaklaşık iki milyon insanın doğrudan çay üretiminden geçimini sağladığını belirtti. Sendika, çay üretim bölgelerinde yapılan Hidroelektrik Santralleri (HES), barajlar, maden ve taş ocaklarının ekolojik yapıyı tahrip ettiğini, verim düşmelerine ve hasat zamanlarında değişikliklere neden olduğunu ifade etti. Ayrıca, zararlıların artışı ve istilacı türlerin ortaya çıkışının, çayın ve Karadeniz bölgesi tarımsal üretiminin geleceğini olumsuz etkilediğini vurguladı.
Çay tarımının Türkiye’de Cumhuriyet döneminde başladığı ve Doğu Karadeniz Bölgesi’nin kaderini olumlu yönde değiştirdiği belirtilen açıklamada, çay tarımıyla uğraşan üreticilerin %80’inin 5 dekarın altında çay bahçesine sahip olduğu ve bu küçük üreticilerin toplam çay alanlarının %56’sını oluşturduğu kaydedildi. Türkiye nüfusunun %90’ından fazlasının her gün çay içtiği ve çayın ekonomik, sosyal ve kültürel olarak önemli bir yer tuttuğu ifade edildi.
Çiftçi-Sen, mevcut çay tarım politikalarının küçük çay üreticilerinin aleyhine olduğunu ve şirketlerin lehine sözleşmeli üretim dönemine geçilmesini hedeflediğini belirtti. Ayrıca, tepkiler üzerine geri çekilen Çay Yasası’nın yeniden gündeme getirilmesinin beklendiğini ifade etti. Çay fiyatlarının maliyetin altında belirlenmesinin, küçük üreticileri çay üretiminden vazgeçmeye zorladığı ve şirketleşmeyi teşvik ettiği vurgulandı.
Tarım ve Orman Bakanlığı’nın 2024 yılı yaş çay alım kilogram fiyatını 17 TL, destekleme fiyatını ise kilogram başına 2 TL olarak açıkladığı, ancak bu fiyatların maliyeti bile karşılamadığı belirtildi. Çay hasadının dekar başına toplam masrafının 28 bin 452 TL olduğu ve bir kilo yaş çayın ortalama maliyetinin yaklaşık 16,99 TL civarında olduğu, bölgeden bölgeye değişen üretim maliyetinin kilo başına 19 TL’ye kadar çıkabildiği ifade edildi. Çiftçi-Sen, çay alım fiyatının en az 27 TL olması gerektiğini savundu.
Sendika, çay alım fiyatlarının maliyet, kâr ve insanca yaşam payı hesaplanarak belirlenmesi, kamu tarafından çay üreticilerinin ve çalışanlarının söz ve karar sahibi olduğu yaş çay işleme fabrikalarının kurulması, demokratik ve katılımcı kooperatif yasasının çıkarılması, şirketlerin üreticilerin örgütleriyle pazarlık masasına oturması ve üreticilerin taleplerini karşılayacak bir Çay Kanunu’nun çıkarılması gerektiğini belirtti.
Çiftçi-Sen, çay üreticilerine ve diğer üreticilere demokratik, sosyal ve ekonomik haklar için mücadele etmeye devam edeceğini ve üyeler arasında çay üreticilerinin de bulunduğunu ifade etti. Sendika, çay üreticilerini sendikaya üye olmaya ve “Çay Üreticileri Kürsüsü” kurmaya çağırdı. Ayrıca, Birleşmiş Milletler Köylü Hakları Deklarasyonu’nun Türkiye’de de uygulanması için mücadele edileceğini duyurdu.