Tüm Süt Et ve Damızlık Sığır Yetiştiricileri Derneği (TÜSEDAD) Başkanı Sencer Solakoğlu süt üreticilerinin Tarım Bakanlığı ile sorunu olmadığını, sivil toplum örgütleri ile sanayicilerin kendilerine hainlik yaptığını söyledi.
—
Tüm Süt Et ve Damızlık Sığır Yetiştiricileri Derneği (TÜSEDAD) Başkanı Sencer Solakoğlu şu an Tarım Bakanlığı tarafından mantıklı adımların atıldığını ancak sivil toplum örgütleri ve sanayicilerinin süt üreticilerine hainlik yaptığını iddia etti.
Solakoğlu süt üreticisinin yaşadığı sorunları şöyle açıkladı:
‘Sanayici ve Sivil Toplum Örgütleri hainlik yaptı’
Süt üreticileri ile bakanlık bir tip sözleşme yaptı. Bu sözleşme ile; sanayici veya üreticinin kafasına göre değil de devletin hakem olarak hazırladığı, iki tarafı da eşit koşullarda koruyan, üretim miktarı ve fiyatının belli olduğu modele geçildi.
Şu anda bakanlığa dert anlatabiliyoruz şu andaki problem; sanayici ve sivil toplum örgütleri ile ilgili. Sanayici geçen ağustos ayının ortasında temmuza dönük herkese ‘indirim faturası keseceğim ’dedi. Mal gitmiş, sözleşme var. Tahminimize göre köylerden kayıt altına giren kayıt dışı olan sütlerin kayıt içine girmesiyle, köylerde üretilen sütte artış yaşandı. Süt artışı ile aynı zamanda talep düşüşü olması nedeniyle bir anda bir süt fazlalığı oldu. Sanayici bunu fırsata çevirmek istedi.
Bakanlık tüm fabrikaları aramasına rağmen sanayici ‘bizi ilgilendirmiyor’ tavrı içinde. Sivil toplum örgütleri ne yazık ki sanayicinin etkisi altında. Üreticiyi korumak yerine sanayici koruyor. Sanayici ile sivil toplum örgüleri Adana’da bakanlık sözleşmesinden hariç daha düşük fiyatla başka bir sözleşme imzalamışlar. Üreticinin hakkını arayacağına sanayicinin yoluna girip, dışardan daha düşük fiyata sözleşme imzaladı. Bu hainlikten başka bir şey değildir. Bunun izahı yok.
Biz de arabulucuya gittik küçük mandıraların çoğu geri dönmeye başladı. Bazı sanayicilerde geri adım attı. Ama en büyükler geri adım atmıyor. Biz ne dersek o olur mantığındalar. Şu anda hükümet tam anlamıyla üreticinin arkasında ama sanayici ve sivil toplum örgütleri bu sefer üreticiyi zor duruma sokuyorlar.
‘Süt üreticisi enayi değil’
Üretici yüzde 40-50 faizin olduğu bir ortamda enayi değil ki. İneğimi 80-100 bin liraya kestiririm. 20 tanesini kesime gönderirim. Koyarım parayı cebime, giderim bankaya götürürüm, faizimi alırım. 60-70 bin lira gelirim olur. Ben zaten buradaki inekten mümkün değil o kadar kazanamıyorum. Bu işi de bırakırım. İki üç sene önce benzer tabloyu yaşadık et fiyatları malum şimdi yine tablonun içine giriyoruz. Şu anki fiyatlar yine maliyetin altında kaldı. Finansman giderleri arttı, tüketim azalıyor. Küçülmek daha mantıklı şu an.
“Çiftçi kazanamazsa muhtaç olursunuz”
Çiftçinin söylediği şey ‘biz para kazanmazsak, yarın muhtaç olursunuz’ Süt hayvanlarında yaşanan şu anki problemi çözemezsek iki yıl sonra yine çok büyük sıkıntılarla karşılaşırız. Geçen yıl ve bu yıl toplam et ihtiyacını gidermek için yurt dışından yaptığımız et ithalatı toplamı yaklaşık üç milyar doları geçiyor. 2024’ün destekleme bütçesi ile aynı hatta üzerine bile geçiyor. Kime verdik parayı Uruguaylılara, Amerikalılara, Avrupalılara. Bunu çiftçiye verseydik çok daha hayırlı olmaz mıydı?
Bir ülkenin gıdası konusunda şaka olmaz. Bu stratejidir. Eğer siz dışa bağımlıysanız kimseye söz geçiremezsiniz. Bu konuda parti gözetmeksizin ülke olarak bakmak zorundayız.
Süt Üreticisine Kim Hainlik Yapıyor? yazısı ilk önce SağlıkveYaşamDergisi üzerinde ortaya çıktı.