Emekli Askeri Hâkim Ahmet Zeki Üçok, beş teğmenin Yüksek Disiplin Kurulu’ndaki 9 üyeden 5’e karşı 4 oyla ihraç edilmesi kararına ilişkin, “Tüm güç sadece bir kişi fazla çıkarmaya yetti. Muhalif kalan 4 kişi bence büyük bir iş başardı. Bu toplumda hala aklın, vicdanın olduğunu, hukukun olduğunu gösterdiler” dedi. Üçok, Birinci sınıf askeri hakimken 2009’da TSK içindeki Fettullahçı Terör Örgütü’nün yapılanması ile ilgili ilk ve son soruşturmayı yapan, 1054 yıllık hapis cezasına çarptırılan, üç kez TSK’dan ihraç edilmesine rağmen suçsuzluğunu ispat etmiş emekli bir asker.
—-
Kara Harp Okulu’nun resmi mezuniyet töreninde kılıçlarını çekerek “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” sloganı atan beş teğmenin Yüksek Disiplin Kurulu’nda 9 üyeden 5’e, 4 oy oranıyla ihraç edilmesine ilişkin karar toplumda nasıl karşılık buldu? Emekli Askeri Hâkim Ahmet Zeki Üçok,” Tüm güç sadece bir kişi fazla çıkarmaya yetti. Muhalif kalan 4 kişi bence büyük bir iş başardı” diyerek karara tepkisini ortaya koydu.
“Bugün teğmenlerin karşılaştığını ben de yaşadım”
2009 yılında Türk Silahlı Kuvvetleri’nin içindeki Fethullahçı Terör Örgütü ile ilgili ilk ve son soruşturmayı yapan, üç kere TSK’dan ihraç edilen, hakkında açılan 42 davadan 1054 yıllık hapis cezasına çarptırıldıktan sonra hepsinden beraat eden emekli askeri hâkim Ahmet Zeki Üçok, şunları söyledi:
“2009 yılında TSK içindeki Fettullahçı Terör Örgütü’nün yapılanması ile ilgili ilk ve son soruşturmayı yapan Birinci sınıf hakimken 1054 yıllık hapis cezasıyla karşı karşıya kaldım. Onlar da benim bu soruşturmadan alınmam ve itibarsızlaştırmam için birçok iftiralar attı. Hakkımda 42 dava açıldı. Üç defa bu süreçte TSK’dan ihraç edildim. Hepsi Anayasa Mahkemesinden döndükten sonra tekrar yargılandım, tüm suçlardan beraat ettim. Bugün teğmenlerin karşılaştığı olayların benzerini yaşadım. Şu anda o süreçlere ait herhangi bir davam yok. Ama şimdi de yaptığım açıklama ve eleştirilerden dolayı hakkımda 26 soruşturma ve kovuşturma devam ediyor”
“Bu dönemde Post Modern Atatürk düşmanlığı hortladı”
Atatürk’ün yapmış olduğu ilke ve yenilikleri tümüyle ret eden Post Modern Atatürk düşmanlığı düşüncesinin hâkim olduğu bir yapı olduğunu iddia eden Üçok, “Teğmenler için itibarsızlaştırma kampanyası yapıldı. “Siz bu kılıçları kime çekiyorsunuz” diye başlayan bir süreç. Hukuka aykırı bir şekilde yürüdü ve teğmenlerin ihracı ile sonuçlandı.
Burada dikkat çekilmesi gereken nokta; bugüne kadar herkes ‘Cumhurbaşkanı sözü üzerine artık kimse bir şey yapamaz’ algı oluşmuştu ben de bile ama ne gördük ki 5’e 4 çıktı. Bütün gücü sadece bir kişi fazla çıkarmaya yetti. Demek ki Cumhurbaşkanı, Bahçeli ve Atatürk düşmanlığı yapan kişilerin gücü ancak bu kadar. Muhalif kalan 4 kişi bence büyük bir iş başardı. Bu toplumda hala aklın, vicdanın olduğunu, hukukun olduğunu gösterdiler. Bu nedenle ben muhalefet şerhi koyan bu dört asker, komutanımızı tebrik ediyorum. Onlara helal olsun diyorum”
“Eylem yoksa suçta yoktur”
Yaşanan olaylarda emir olmadığını söyleyen Üçok,” İdari sonuç raporunda öğrenciler tarafından resmî törende okunması gereken and metninin 2023 yılında okunmayan ve mevzuattan kaldırılan and ile değiştirilmesi talep edilmiş. Tören sonrasında herhangi bir talepte bulunulmamış. İhraç edilen komutanlardan biri de ‘hayır’ demiş, bu and tören sırasında okunmayacak. Çocuklar bunu tören sırasında okudu mu? Hayır o zaman ortada bir suç yok. Olmayan emri ihlal etmek yok. Törenden sonra yemin etmeyeceksiniz diye bir emir var mı? Yok. Eylem yoksa suçta yok. Gerekçede bu toplum içinde çatışmaya neden olur diyor. Böyle bir suç tanımı var mı? Tek amacı var: Atatürkçülüğü ve Mustafa Kemal askeri olmayı Türk Silahlı Kuvvetlerinde ortadan kaldırmak için yapılan bir operasyondur. Bunun hukukla, askerlikle, disiplinsizlikle hiçbir ilgisi yok. Bu tamamıyla siyasi bir karardır. Siyasi karara hukuki gerekçe bulmak imkansızdır. Bundan sonra ki süreçte yürütmeyi durdurma ve kararın iptali istenecek. 2-3 ay içinde sonuçlanır. Benim şahsı kanaatim belki de mahkemelerimiz böylesine hukuksuz ve toplum vicdanını yaralayan, hiçbir kesimde kabul görmeyen bu kararı iptal edeceklerdir.”
“Mesleki yeminin anlamı değişti”
Birçok meslekte göreve başlamadan önce yapılan yemin ve andın günümüzde kişisel bir şeye dönüştüğünü söyleyen Ahmet Zeki Üçok, “Eskiden etik değerler dediğimiz, toplumun temel kabul gören davranışları, meslek gruplarının kendi etik kuralları eski süreçlerde işliyordu ama öylesine bir çarpık süreçlere girdik ki; son 20-30 yıldır ülkemizde neredeyse bütün etik değerler ayak altında. Her şey siyasi çıkar ve rant üzerine kuruldu. Etik değerler ne yazık ki eski güçlü içeriğini, yapısını kaybetti.
“Suriye’deki gelişmeler, Kürt meselesi, Abdullah Öcalan”
Suriye’de yaşanan gelişmelere ilişkin olarak da Üçok şunları söyledi: “Suriye ile ilgili anayasa komisyonu kuruldu. Burada Türkiye’nin de temsilcisi var. Bunun temel felsefesi bizim Eski Osmanlı’daki gibi 13 ili eyalette ayrılmış bir yapı oluşturulacaktı. Şu andaki gidişatta Kürt eyaletinin oluşturulmasıydı. Fiilen bu eyalet zaten bugün kurulmuş durumda. Biz izin vermeyeceğiz deseler de fiili bir Kürt yönetimi mevcut.Abdullah Öçalan Kürt halkı tarafından sevilen biri. PKK’nın kurucusu olması örgütün onun dinleyeceği varsayımdan yola çıkıldı. Zaman ne olacağını hepimize gösterecek”
“Kozmik Oda’nın açılması”
Kozmik Oda’nın açılmasına ilişkin ise Üçok, sert konuştu: “Tüm devlet ve her ülke için mahrem, savaş anında savunma planları, kişilerin yapılacak işlerin ne olduğuna ilişkin çok gizli bilgilerin olduğu bir yer vardır. O döneminin Genel Kurmay Başkanı İlker Başbuğ’un Ahmet Hakan’a verdiği demeçte, ‘Buraya girilmesine izin verim. En iyi işte buydu’ demesi beni en acıtan sözdür” dedi.