Festivalin ikinci gününde, binlerce ziyaretçinin akın ettiği etkinlik alanında en çok dikkat çeken unsurlardan biri ise Korkuteli Belediyesi’nin kurduğu tematik çadır oldu. Yoğun sağanak yağmura rağmen ilgi odağı haline gelen bu çadır, Yörük kültürünün zenginliğini ve Korkuteli’nin yöresel lezzetlerini bir araya getirerek ziyaretçilere adeta tarihî bir yolculuk yaşattı.
Korkuteli Belediyesi’nin özenle hazırladığı çadırın önünde, bölgeye özgü tarhana çorbasını tatmak isteyen vatandaşlar uzun kuyruklar oluşturdu. Sağanak yağışın festival alanında etkili olmasına rağmen, yöresel lezzetlere gösterilen ilgi azalmadı. Yağmurun çamura çevirdiği zemin ve nemli hava koşullarına rağmen, Korkuteli’nin meşhur tarhanasını tatmak isteyenler, büyük bir sabır ve heyecanla sıraya girerek kültürel mirasa duyulan bağlılığı ortaya koydu.
Korkuteli çadırında yalnızca tarhana çorbası değil, aynı zamanda Anadolu mutfağının köklü tatları arasında yer alan keşkek, zerde ve piyaz da ziyaretçilere ikram edildi. Her biri geleneksel yöntemlerle hazırlanmış olan bu ikramlar, gastronomi meraklıları kadar kültür araştırmacıları tarafından da büyük beğeni topladı. Özellikle zerde gibi artık nadiren yapılan tatlıların sunumu, kültürel çeşitliliğin ve geçmişin damak tadına ne denli önem verildiğini gözler önüne serdi.
Festival kapsamında kurulan Korkuteli çadırı, yalnızca yöresel lezzetleriyle değil, aynı zamanda geleneksel dekorasyonu ve otantik atmosferiyle de dikkat çekiyor. Yörük yaşamına dair unsurların birebir yansıtıldığı çadırda kullanılan kilimler, ahşap oymalar, el dokuması çuvallar ve geleneksel kıyafetler, ziyaretçilere adeta geçmişe bir pencere açıyor. Ayrıca, Yörük kadınlarının el emeği göz nuru ürünlerinin de sergilendiği stantlar, el sanatlarıyla ilgilenen birçok yerli ve yabancı turistin ilgisini çekiyor.
Festivalin bu yılki temasında, Yörük ve Türkmen kültürünün Anadolu kimliği üzerindeki etkileri, göçebe yaşamın tarihsel dönüşümü ve günümüzdeki yansımaları öne çıkarılıyor. Bu bağlamda Korkuteli Belediyesi’nin sunduğu deneyim, yalnızca gastronomik değil, aynı zamanda sosyo-kültürel bir derinlik de sunuyor. Özellikle genç nesillerin, köklerini ve geleneklerini tanıması açısından bu tür organizasyonlar büyük önem taşıyor.
Festival süresince birçok etkinlik, söyleşi, konser ve halk oyunu gösterisi de gerçekleştiriliyor. Korkuteli çadırının sunduğu sıcak atmosfer, bu etkinliklerle birleşerek katılımcılara kapsamlı bir kültür deneyimi sağlıyor. Belediyeler arası kültürel iş birliğinin de ön plana çıktığı festivalde, yerel yönetimlerin halkla kurduğu güçlü bağ ve kültürel değerlerin korunmasına verdiği önem bir kez daha gözler önüne seriliyor.
Antalya’nın dört bir yanından gelen ziyaretçilerin yanı sıra, ülkenin farklı bölgelerinden ve yurtdışından katılan konuklar da bu büyük kültürel buluşmada yer alıyor. Korkuteli Belediyesi’nin çadırı, hem görsel zenginliği hem de damaklarda iz bırakan tatlarıyla festivale damga vuran unsurlar arasında yer alıyor.