Amerikan Kanser Derneği güncellediği yeni kılavuzunda akciğer kanseri tarama yaşını 55’ten 50’ye, sigara içmeyi yılda 30 paketten 20’ye düşürdü. Bu değişikliğin gerekçelerinden biri de Covid salgınında çekilen tomografilerle çok erken tanı konulması ve kür şansının belirgin artışı.
Dr. Seha Akduman
Göğüs Hastalıkları Uzmanı
Akciğer kanserinde yaşam kayıplarının azaltılmasında en önemli basamaklarından biri erken tanıdır. Amerikan Kanser Derneği’nin aldığı karar doğrultusunda, erken tarama tanı yaşını 55’ten 50’ye ve sigara içme yılı da 30 paket yıldan 20 paket yıla düşürüldü.
Akciğer kanserinde immünoterapi, kişiye özgü akıllı ilaç gibi gelişmeler olsa dahi sağ kalımda hastalığın evresinin tedavi başarısında en kritik belirteçlerden biri. Günümüzde erken tanı için en etkili yöntem düşük doz akciğer tomografisi çekilmesidir. Tedavi başarısı ve erken tanı arasındaki bu direkt ilişki sonucu yapılan çalışmalar ile 50-80 yaş arasında 20 pkt/yıl sigara içenlerde düşük doz ile tomografi yeni akciğer kanseri yakalanma oranını anlamlı bulmuşlardır.
Standart Toraks BT ile alınan radyasyon, yaklaşık olarak 5’te bir dozuna indirilerek akciğerde inceleme yapılır. Kitle veya nodül saptanırken kanserojen olduğunu bilinen radyasyon maruziyeti azaltılır.
Erken tanı ömrü uzatıyor…
Akciğer kanseri, kadın ve erkeklerde kansere bağlı yaşam kayıpları arasında ilk sıradaki yerini korumaya devam ediyor. Ömrü uzatmanın tek yolu ise erken tanı. Hastalıksız sağ kalımı sağlamanın tek yolu sadece evre1 ve evre2 vakalarında ameliyat. Erken tanıyı koymak için de günümüzdeki en etkin yöntem radyasyon dozu azaltılmış düşük doz tomografiyle akciğerin görüntülenmesidir.
Erken tanıyı koymak için de yine günümüzdeki en etkin yöntem radyasyon dozu azaltılmış toraks tomografisi ile riskli grupların taranmasıdır. 2021 rehberinde akciğer görüntüleme erken tanı yaşı 55 ve 30 paket yıl sigara iken şimdi 2023’te yaş 50’ye yıllık paket 20’ye alındı.
Ülkemizdeki durum
Türkiye’de yoğun sigara içen ve yüksek risk faktörlü hastalarda kanlı balgam, uzamış öksürük gibi sebepler ile tomografi çekiliyordu ancak bu tabloda genellikle hastalık ilerlemiş olarak saptanıyordu. Öte yandan radyasyon korkusu, tarama kriterlerindeki veri yetersizliği nedeni ile hasta ve hekimler tomografiden uzak duruyordu. Son beş yılda tarama kriterleri netleşti ve düşük doz toraks bt ile şikâyeti olmayan bireylerde de erken tanı ile tedavi başarısı artmaktadır. Covid ile de beraber gördük ki çekilen tomografilerle çok erken tanı konuldu ve erken tanı akciğer kanserlerinde kür şansı belirgin artmıştır.
Sağ kalımı artırmanın yolu erken tanı
Akciğer kanserinde evre 1 ve 2 de beş yıllık sağ kalım oranının yüzde 50-60’lara çıkarken, daha ileri evrelerde bu oranın yüzde 10’a kadar düşer.
Yani hastalığın tanı konulmuş, evresiyle patolojisi ne olursa olsun evre ve sağ kalım arasında ciddi bir ilişki vardır. Dolayısıyla sağ kalımı arttırmanın en önemli yolu bugün erken tanı koymaktır. Bir sonraki kontrol tomografisi mevcut olan akciğer bulgularıyla belirlenir.
Eğer tarama testleri riskli değilse taraması bir yıl sonra olur. Ancak nodül ya da farklı şüpheli görüntüler varsa takip gerekir. Herkesin bir sonraki kontrol tomografisi mevcut olan akciğer bulgularıyla belirlenir. Ailede risk faktörü varsa akciğer kanseri yönünden riskli bir meslek yapıyorsa toz duman kimyasal maruz kalıyorsa ya da kendisi içip ayrıca pasif maruziyete devam ediyorsa bu gruplarda da yine tarama testi önerilir.
Hiç belirti vermeden ilerleyebilir
Tümör, akciğerde bronşlara, sinir hücresine ya da akciğer zarına yerleşmedikçe tüm akciğere yayılsa bile hiç belirti vermeyebilir. Hastanın hiçbir şeyden haberi olmadan kanser sinsice ilerler. Bu nedenle hastaların yaklaşık yüzde 60’ı ileri evrede uzmana ulaşıyor. Dolayısıyla asıl sorun erken evrede tespit edilebilmesi. Ancak hastaların bilmesi gereken şu; akciğer kanseri tedavisinde bugün gelinen noktada erken tanıyla hastalıksız sağ kalım bile mümkün olabilir.
Akciğerde Tarama Yaşı Gençleşti yazısı ilk önce SağlıkveYaşamDergisi üzerinde ortaya çıktı.